Kafa Tasçılık Ana Bilimdalı

Güzide ülkemizde Milliyetçilikle ilgili belki de en önemli adamın adı nihat değil, nihalmiş. Ord.Prof. Reha Oğuz Türkkan dün gece Fatih Altaylı'nın Teke Tek programında idi. Soylu kesimin yetiştirdiği nadir insankızlarından birisi olan Reha hocadan, nihat olarak bilinen milliyetçilerin atası sayılan adamın adının, nihal olduğunu öğrendim. Nihal Atsız... Geriye kalanların neredeyse tamamı hurafe. Hatta bir konferans sonrasında nihal atsızın kafa tasını ölçmüş ve bir dergide atsızın türk olmadığını iddia etmiş reha hoca. Genelde türk kafasının boyu 80 mm imiş ama nihalinki 81.5 çıkmış... Gerçi bunun şaka olduğunu söylüyor reha hoca ama onca beynelminel makaleden acaba kaçta kaçı şaka? İnsankızı olarak ben merak ediyorum.

Programda tüm dünya insankızlarının türk olduğu neredeyse kesinleşti. Sümerlerden tutun hititlere, hatta çinliler ile hindulara kadar hemen herkes, Kızıldereliler, astekler, mayalar, vikingler, inkalar bile türk anasını satiim. Hatta hz. ibrahim soyundan gelen hz. muhammed bile türk..! İlginçtir uhrevi inanç bakımından ateist olarak tanımlanan birisinin inanç sistemini de türklüğü dayandırması komikliğin bile ötesine geçerken, Fatih Altaylı hadi neyse ama Murat Bardakçı'nın bile her söylenene hırıldayarak gülmesi beni duygulandırdı. Ulan türkiyede bilim böyle mi ilerliyo?

İki tane seçenek var: Birincisi; eğer ademle havvadan türediğimize inanmıyorsan -ki bunlar inanmıyor- homo sapiens'lerden önceki ilk türk kanı hangi maymundan geldi? İspat dedikleri şey de reel olarak, kafa taslarının uzunluk tasniflemesinden ibaret. "Acaba orta asyadan dünyaya yayılan hayvanlar hangi soydan geliyordu" sorusu çok merak edilesi bir bilimdalıdır! Buna sonuçlara göre bilim yapmak denir ki kısaca, işe gelenler cebe doldurulup işe gelmeyenlere tu kaka denilir. Yani eski fosillerden elde edilen kafataslarının 80 olanlara türk demek, batı ilericiliğinin aşıladığı ve 60 sene öncesinin antropoloji verileridir. Diğer seçenek ise ademle havvadan türediğimize inanıyorsak kimin türk kimin hindu kimin astek odluğunun ne önemi olabilir sorusunun sorulmasından geçer.

Yorumlar

Adsız dedi ki…
adamın görüşü ne olursa olsun
herseyden once yediyuz kusur insanın canı için, inönü ile tartısacak ve onun cezasını işkence,1,5 sene hapisle ile cekecek kadar cesaretli.
varmı böyle babayiğit şimdilerde
Zira sıklıkla karşılaşırız ki, Kızılderililer Türk’tü, Moğollar bir Türk boyu idi, Rumlar bizim Ukraynalılarla sevişmemizden çıkmış, Ermeniler ise çaktığımız Rusların tohumlarıdır, orta Asya’da Türk olmayanı zaten dövüyorlar, kaldı ki Maya’lar ve İnka’lar Atatürk’ün de çok zaman araştırdığı kayıp kıta Mu’dan olduğu gibi derin araştırma sonuçlarına rastlamak mümkün. Kaldı ki bu kayıp kıta Mu Avustralya dolaylarında bir yerdir, bu koca kıta batınca okyanusa dağılan parçalara tutunarak bir kısmımız Asya’ya giderek büyük Türk devlerlerini kurmuşuz, bir kısmımız Afrika’ya giderek artık orda ne bok yediysek kapkara olmuşuz ve bir kısmımızda Amerika’ya giderek İnka, Maya ve Kızılderili olmuşuz. Bu koca Mu kıtasının küçük bir parçası sadece su yüzünde kalıyorki bunu fark edip olayı araştıran zengin Amerikalılar bizim kendi tarihimizden yola çıkarak Lost dizisini yapıyorlar. Yani olayı daha derinlemesine inceleyecek olursak aslında Lost taki the other ların hepsi birer Türk. Zaten Richard’a bakınca kan çekiyordu anlamıştım ben.

Tüm bu bilgilerle yetinmeyen araştırmacılar öğreniyorlar ki her insankısında bir Türk geni varmış meğer. Bu olay üzerinde yorulan kafalar sonucu anlaşılıyor ki, biz Türk’ler uçkur sevdası yüzünden binlerce yıldır üretimin temel taşlarını oluşturuyormuşuz. Hatta milyonlarca yıl önce sadece kuyruklu ve kuyruksuz Antropoidler denen türler vardır ki kuyruklu olanlara maymun kuyruksuz olanlarda bizim atalarımız oluyor... Bu bizim atalarımız olan kuyruksuz Antropoidler sen tut kuyruklu Antropoidleri çat çat çat diye geçir… Sonra ortaya garip birşey çıkıyor. Gel zaman git zaman bu garip tür diğerlerinin arasında dışlanınca sen git başka diyarlara göç et. Onca yol gittikten sonra karşılarına okyanus çıkan yeni ırk “ulan o kadar gittik bu “Mu” a.q.” derken bulundukları yerin adı Mu olarak kalıyor. Yani hepimiz birer hayvanoğlu hayvanız.

uzun oldu la..kaptırdım kendimi bi an :)
Ben de tam onu demeye çalışıyordum atsız kardeş. Bu adamların ordünaryüs profesör olmasının yegane parçacığı: "Var mı böyle yiğit amua goyim" mantığından öteye geçemez...

Adamdaki yiğitliğe bak, babası tapu kadastro genel müdürü, zamanın iç işleri bakanıyla el ense göte parmak oyunu oynuyorlar, atatürk sırf babasını görmek için evine ziyarete geliyo, mebus denilen zevattan da tanımadığı yok. Böle yiğit kırk yılda bir gelir.
bahtsız bedevi dedi ki…
Neler söylenebilir neler. Son cümleden şunu bile çıkarabilirim: İnsankızının Adem ve Havva' dan çoğaldığına inanlar ensest ilişkiyi de normal kabul etmelidir :p

Çok ciddiyetsizim. Çok seviyorum bu huyumu :)
nihal olmayan adsız dedi ki…
dünyadaki bütün armutlar armuttur. önemli olan nerenin armutu olduğun.
şu yemekli yazın gibi bu da.
türk insanını tanımadıysan, insan tanıdım deme bana...
melih bu kime armut dedi şimdi ben anlamadım :)
valla birisine armut demiş ama armut dibine düşermiş bilirsin:)

yazılarımı övdüğü için ses çıkarmadım :p
nihal olmayan adsız dedi ki…
demişsem hepimize demişimdir. dememişsem hiç birimize.
penny, nihal olmayan adsız doğru söliyo olm. Bak bana dememiş demişse de demiş neden mızıkçılık yapıyorsun. Nihal sen de bu penny nin bloguna yazma bi daha... hadi bakiim öpüşüp barışın
nihal olmayan adsız dedi ki…
banner piksellenmiş.