Üç Kuruşluk Opera

İlkokuldayken herhangi bir işlemden sonra dönüp onun “sağlamasını” yapardık. Mesela 21’i 5’e bölmüşsek:
- Ha 5 çarpı 4 yirmi, bir de burada var 21. Demek doğru yapmışım…

Şimdi klişe yaşam artıklarının arasında doğru dürüst işlem bile göremez olduk. Sağlamasında sorun var, hatalı olmuş denildiğinde ise ezber yeteneği gelişmiş “hafızlar” karşıladı bizi. Ve derhal yaftalayıp kaldırdılar bizi, gözlerinin önünden. Zira kuvvetliydi inançları..! Yine aynı teranelerin türev ürünlerini daha yüksek basınçla görmekteyiz. Ve bence savaş kaçınılmaz gibi duruyor. Taraflar birbirlerine girip Türkiye devletini kuzeyden batıya, güneyden doğuya kılıçtan geçirmedikçe kimsenin içi de inancı da rahatlamayacak. Ha rahatlama olduktan sonra aynı kılıçtan geçirilme isteği yine depreşecek o ayrı mesele…(sanırım türkiyenin genlerinde var bu) Kısaca şu çok açıktır: Bırakın sağlama yapmayı, kullanıcılar düşünmeye bile ihtiyaç duymuyor artık.

Oya baydar’ın taraf gazetesindeki bir yazısından sonra ortalık bir anda alevlenmiş. Ben de dün cüneyt özdemirin 5n1k programından öğrendim. Demediklerini bırakmadılar diyor oya baydar. Orada nasıl yazarsın. Sana hiç yakışıyor mu? Sen döneksin. Ve ardı arkası kesilmeyen iftiralar, karalamalar, öfke, kin ve tehditler..! Bir de bunlar sol grubunun en aydın kitlesi denilen tipler. Ve olay mümtaz soysalın, “darbe düşünülmesinde bir sorun yoktur, mustafa balbayın darbe planlamaya ortak olması bile demokrasinin içinde kalır” açıklaması, artık aklın iflas ettiğinin en bariz göstergesidir. Benim sevmediğim adamlar sandıktan çıkıcağına, darbe olsun..! Bu kitlenin düşünüş biçimlerinin elde tutulur tek yanı kalmışrır, o da mastürbasyon. Yani inanılmaz senaryolar, inanılmaz ajitasyonlar ve akıl almaz bağırış çağırış içinde tüketiyorlar üç kuruşluk operalarını. Yani sorsanız bilirler, üç kuruşluk operanın kime ait olduğunu. Ve bu tipler en okumuş tipler olarak sivrilmişlerdir. İnanılmaz bir gayretle ha babam de babam okurlar, okuturlar. Ve zihniyetin asıl kulplu beygiri burada başlar dingildemeye: Bu millet bi yerde yanlış okuyor ve okutuluyor ama nerde. Bulana gazoz ikram edecem:)

Yorumlar

Adsız dedi ki…
milletin çoğunun umuru bile değil ki bunlar. işiyle evi arasında gidip gelen, kalan vakitlerinde bulduğunu yiyen, bir çatı altında yatıp kalkan insanın nerede yanlış yapıldığını sormayı akıl edebilmesi de bi marifettir.
akıl edebilmesi bile marifet sayılan insankızına, eşref-i mahluk yaftasını yapıştırmak da yine aynı marifetten sayılıyor olmalı. Hani hep derler ya: İnsanı diğer canlılardan ayıran en fark aklıdır"