Robin Hood Halkı ve Ekonomisi

Eskiden benzer bir uygulama, sanırım 70 li yıllarda türkiyede de yapılmış. Adı da varlık vergisiymiş. Ama kelle başı hesaplanan insankızlarından alınan vergiler bi çeşit faşizme götürmüş olmalı kitleleri ki "götürü vergi" bu yüzden doğmuş...
- Kardeşlerim, nur topu gibi bir verginiz oldu.

Efenim biraz ciddi ciddi kafa yorunca, sanırım her işte olduğu gibi bu ekonomi işinde de bazı açmazları hemen görüyoruz. Açmazın kendisi de bana kalırsa insan zaten. Zaten açmazın olmadığı; hani böle egzotik adalar, ince kumlar ve yüzlerce pirelli güzelleri arasında hindistan cevizi yenilen o bildik sahil, bu yüzden ilelebet ütopya olarak kalacak.

Basitçe, ve her insanın anlayabileceği en genel ekonomi izahı şöyledir: Emek ve sermaye ile ortaya çıkan kar payı, emekçilere dağıtılırsa sosyalizm, sermayeye dağıtılırsa kapitalizm olur. Bu tanımı yapan da liberal ekononomidir. Liberal ekonomide ise baş mimar, paranın, kendi kendisinin dengesi olması ve kendi kendisini yönetmesidir. Kısaca izin verilir, paranın ve kârın geçtiği herşeye. Marx'ın bahsettiği ekonomi modeli ise emekten, eşitlikten ve paylaşımdan yana gibi görünen daha çok kralcı bir anlayıştır. Mesela herkes krala parasını verir, kralda onları kral olma sıfatından dolayı eşit olarak herkese üleştirir..! Aslında son ekonomik krizden sonra, günümüz ekonomisinin bu anlayışa biraz daha yaklaştığını söylemek abes kaçmaz. Fakat bu durumda da sosyalit bir ekonomiye adım atmış olmuyoruz. Zira bunun beraber çok önemli bir çelişkiyi de görmezden gelemeyiz: Özgürlük anlayışını dünyaya salan Marx ideolojisi olmasına rağmen, o özgürlüğü yok edenin de yine Marx anlayışıdır. Zira pranın kullanımını, "zenginden alıp fakire verme" ideolojisiyle çözümlemek, en basit anlamda özgürsüzleştirmektir. Daha dar anlamda da kralcılıktır. Bu da insankızlarını feodalizme götürür. Fakirden alıp zengine verme mantığının temelinde de sermayenin birikmesi ve sermayenin desteklenmesidir ki emekçilerin çalışabileceği iş imkanı oluşsun mantığına dayanır...

Şimdi dünyada ekonomik kriz çıktı diye, zengin ülkeler bir araya gelicekler ve bütçelerinin binde bilmem ne kadarını ayıracaklar ve sonra bu paralar fakir ülkelere dağıtılacak. Acaba dağıtıldıktan sonra ne olacak? Aslında düzenin felsefesi çok hoş duruyor. Bu resme, bir kaç fırça darbesiyle robin hood'un şapkası bile çizilebilir. Asıl soru şu: Bunu kim ve nasıl uyguayacak? Uygulama araçlarının olmadığı yerlerde teoriden bahsetmek, artık fazlalaşan kitlelerin bahsettiği gibi, ezbercilik anlayışının temellerini attırır. İnsankızları papağanlaşmıştır. Ezberlediği şeylerin gerçek olduğuna, kendinden bile daha fazla inanmıştır. Bu yüzden efsaneler her zaman kazanır. Dün, nerden yayıldığı belli olmayan bir bilgi, bir anlamda bir şehir efsanesi, bir anda hemen hemen bozkırlarıyla ünlü güzide anadolumuzun tümünde yayılıvermiş. Anneler gününde devlet, tc numarasının sonu 4 ile bitenlere 400 ytl para dağıtıcakmış. Anadolu milleti saf ama temizdir denilir ya hani. Bu kibarca bir söyleyiş biçimidir. Aslında anadolu denilen yer embesilliğin cirit attığı, bokuyla oynayanların boncuklarından kolye yapıp sattığı, saçma sapan işlerin kurallaştığı absürt bir yerdir. Bu yüzden bir düğün basılır ve 30-40 kişi acımasızca öldürülebilir. Zaten anadolu denilen yerde kurallar yazılı olmayan örfi hukuka göre işler. Buna da yer yer töre filan denilir. Bu yüzden hemen herkes, doğuya giden bir yakınına kaçak mal siparişi vermiştir. Ben bizzat tecrübe etmiş birisiyim, ordan biliyorum:p "Efenim biz kendimizi sevmiyoruz, yabancılar bizi bizden daha çok seviyor" edebiyatı ise fiatın, tipo s modeline benzer. Yıllar önce bizi "yeni tiponun içi öylesine geniş ki ki ki ki ki..." edebiyatıyla kandırmışlardı.

Konuyu çok dağıtmadan toplamaya çalışayım. Bizim uygarlık dediğimiz medeniyetlerin beşiğinin hala bir bacağı yok. Bu takırtıları ve salınımı olmayan ve uyku yapmayan gereksiz çatırtıları, sanat sayıp gözlerimiz kapamamıza da gerek yok. Ekonomik modellerin hangisini alırsak alalım, onu uygulayıcılar yani insankızı kitlesi, hadi klişe ağızla söyleyeyim emekçi kesim malsa, ekonominiz uçmaz sürünür. Süründükçe de sürekli robin hood aranır sadaka dağıtması için. Robin Hoood ölmedi, yüreğimizde yaşıyor a.q.

Yorumlar

bahtsız bedevi dedi ki…
Penny' ye de yazdım, şu siyah fonu düzeltene kadar yazılarınızı okumuycam. Çünkü okuyamıyom :) Yazması kolay, bi de yazdıklarını okusana burdan.

Okumayı bırak, yazıya göz gezdirdiğimde hipnoz olucam sanıyom yav.
sırf okuyucu rahat rahat okusun diye arka plan rengini değiştirdim. Bu kadar incelik, zarafet bozar beni ama olsun:)
bahtsız bedevi dedi ki…
Çok uzun yazıyon Melih. İki ayrı kelimede de 2 harfi eksik yazmışın. Oku da bul bakiyim :)

İnceliğin için teşekürler. Ama okuyucuların için iyi oldu emin ol.