güvenilen ya da güvenilmeyen dağlara kar yağması yahut yağmaması, bizim kullanıcılarımızdaki beklenti yaratma hastalığının yansımasıdır.
ay benim düğünüm şöyle olucak, masal gibi nikahım olucak, çocuğumun sünnet töreninde pipisini havada parende attırarak kestirecem, denizin altına girip kukuma pansuman yaptırıcam ve sair beklentilerle örülmüş şeylerin adı hayat olunca, eğlenmek çok kolay oluyo. geçenlerde birisi yine bana benzer zoruyu sordu:
- baban ölse naapsarsın?
- babam ölecek zaten. ölmeyecek mi?
- hayır, şimdi öldü haberini alsan naaparsın diyorum.
- bende ölüm haberini bize doğarken vermediler mi diyorum.
- ayol hiç ağlamaz mısın, üzülmez misin? onu soruyorum.
...
konuşmayı uzatmanın anlamı yok. baban ölecek ve sen baban öldü diye yaratılan beklenti karşılığında ağlamak zorunda kalıcaksın. böyle olunca da önceden belirlenmiş, hem de salakça belirlenmiş beklentiler sayesinde neredeyse yaşamana bile gerek kalmayacak. iki ucundan sünsürülmüş don lastiklerini boynumuza dolayıp, boğulmadan evvel kurtulmayı bekleyen koyun hayvanı gibi bakakalıcaz sadece.
güvenilene kar yağması ya da güvenilmeyene kar yağmaması da bu sorunun bi türevi gibi sanki. türkiye gibi bi yerde yaşıyorsanız ve güvendiğiniz dağlara kar yağmıyorsa, iklimde bi sorun var demektir.
hülasa, beklentilerle oluşturulan suni iklimlerinizin içine sıçiim!
ay benim düğünüm şöyle olucak, masal gibi nikahım olucak, çocuğumun sünnet töreninde pipisini havada parende attırarak kestirecem, denizin altına girip kukuma pansuman yaptırıcam ve sair beklentilerle örülmüş şeylerin adı hayat olunca, eğlenmek çok kolay oluyo. geçenlerde birisi yine bana benzer zoruyu sordu:
- baban ölse naapsarsın?
- babam ölecek zaten. ölmeyecek mi?
- hayır, şimdi öldü haberini alsan naaparsın diyorum.
- bende ölüm haberini bize doğarken vermediler mi diyorum.
- ayol hiç ağlamaz mısın, üzülmez misin? onu soruyorum.
...
konuşmayı uzatmanın anlamı yok. baban ölecek ve sen baban öldü diye yaratılan beklenti karşılığında ağlamak zorunda kalıcaksın. böyle olunca da önceden belirlenmiş, hem de salakça belirlenmiş beklentiler sayesinde neredeyse yaşamana bile gerek kalmayacak. iki ucundan sünsürülmüş don lastiklerini boynumuza dolayıp, boğulmadan evvel kurtulmayı bekleyen koyun hayvanı gibi bakakalıcaz sadece.
güvenilene kar yağması ya da güvenilmeyene kar yağmaması da bu sorunun bi türevi gibi sanki. türkiye gibi bi yerde yaşıyorsanız ve güvendiğiniz dağlara kar yağmıyorsa, iklimde bi sorun var demektir.
hülasa, beklentilerle oluşturulan suni iklimlerinizin içine sıçiim!
Yorumlar